Prof. Dr. Adnan Yüksel, sağlıkta yapay zeka ve gelecekteki etkilerini ele aldığı konuşmasında, yapay zekanın temel özelliklerini, sağlık alanındaki uygulamalarını ve Türkiye'nin bu alandaki konumunu değerlendirdi. Yapay zekanın veri analizi ve öğrenme süreçleriyle çalışan bir teknoloji olduğunu vurgulayan Yüksel, özellikle sağlık alanında teşhis, tedavi planlaması ve ilaç geliştirmede aktif kullanıldığını belirtti. Türkiye'nin yapay zeka alanında kendi sistemlerini geliştirmesi gerektiğini vurgulayan konuşmacı, gizlilik ve veri güvenliği konularına da dikkat çekti.
Cebeci, günümüz dünyasında yaşanan değer erozyonuna dikkat çekerek, Türkiye'nin köklü medeniyet birikiminin önemine vurgu yaptı. Konuşmasında, toplantıya katılan 25'ten fazla profesör, 10'dan fazla rektör, generaller, valiler ve belediye başkanlarının varlığıyla Türkiye'nin entelektüel birikiminin bir araya geldiğini belirtti.
Küresel teknoloji platformlarının gençler üzerindeki olumsuz etkilerine değinen Cebeci, özellikle sosyal medyanın genç nesiller üzerindeki yönlendirici etkisine dikkat çekti. Türkiye'nin ilaç üretimi gibi stratejik alanlarda önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayarak, teknolojik bağımsızlığın önemine işaret etti.
Özgün ve orijinal bir bilim anlayışı için dört temel maddenin önemine değinen Sezgin, kelimeler ve kavramların doğru tanımlanması, ilgili alanın tarihinin bilinmesi, bilimin felsefesinin anlaşılması ve metodolojinin kavranması gerektiğini vurguladı.
Batı'nın bilim anlayışının eleştirel bir değerlendirmesini yapan Sezgin, bilimin sadece Batı metodolojisiyle yapılmasının bağımsız bilim üretimini engellediğini belirtti. Türkiye'deki bilim anlayışının Batı'yı taklit etme eğiliminde olduğunu, bunun yerine kendi medeniyet değerlerimizle özgün bir bilim inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.
Türkiye’de İlaç Ham Madde Üretimi Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu'nun ilaç üretimi ve biyoteknoloji alanında önemli bir projeyi açıkladığı konuşma. Türkiye'nin ilaç hammaddesinde %95 dışa bağımlı olduğunu belirterek, en çok kullanılan 100 temel ilacın Erzurum'da üretilmesi için başlatılan projeyi anlatıyor. Sağlık Bakanlığı'nın 40 milyon dolarlık yatırım desteğive 88 kişilik bir araştırma ekibiyleMart ayında üretime başlanacağını açıklıyor.Özgün ve orijinal bir bilim anlayışı için dört temel maddenin önemine değinen Sezgin, kelimeler ve kavramların doğru tanımlanması, ilgili alanın tarihinin bilinmesi, bilimin felsefesinin anlaşılması ve metodolojinin kavranması gerektiğini vurguladı.
Batı'nın bilim anlayışının eleştirel bir değerlendirmesini yapan Sezgin, bilimin sadece Batı metodolojisiyle yapılmasının bağımsız bilim üretimini engellediğini belirtti. Türkiye'deki bilim anlayışının Batı'yı taklit etme eğiliminde olduğunu, bunun yerine kendi medeniyet değerlerimizle özgün bir bilim inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.
Yapay zeka teknolojilerindeki son gelişmeler, bireysel hayatların ötesinde, toplumsal ve kültürel yapıyı derinden etkileme potansiyeline sahip. Küresel arenada yaşanan yapay zeka rekabeti kapsamında, Trump'ın 500 milyar dolarlık yapay zeka yatırım planı ve Çin'in "DeepSeek" platformu gibi önemli gelişmeler öne çıktı.
Türkiye'nin teknoloji alanındaki başarılarını aktaran Ercan, Hataylı Melih Abdülhayoğlu'nun kurduğu Comodo'nun Amerika'daki Forbes 500 listesindeki 300 şirketin siber güvenliğini sağladığını belirtti. Ayrıca, Selçuk Bayraktar'ın savunma sanayisindeki çalışmalarının stratejik önemini vurguladı.
Konuşmacı, yapay zekanın etik kullanımının altını çizerek, bu teknolojinin insanlık yararına hizmet etmesi ve Türkiye'nin bu alanda kendi özgün çözümlerini geliştirmesi gerektiğini vurguladı.
Dr. Erçek, "Medeniyetin Türbedarı: İlim, İrfan, Güç ve Adalet" başlıklı konuşmasında, 2024 İstanbul Tabip Odası seçimlerindeki deneyimlerini paylaştı. Seçimlerde en yüksek oyu almalarına rağmen, kıl payı farkla seçimi kaybettiklerini belirtti.
Konuşmasının ana temasında, medeniyet kavramını ele aldı. Batı medeniyetinin maddi güç odaklı yaklaşımının aksine, İbn Haldun'un görüşlerini referans alarak, medeniyetin adalet, merhamet, dayanışma, ilim, irfan, sanat ve estetik gibi değerlerle sürdürülebileceğini vurguladı.
Dr. Erçek, günümüz dünya düzeninin değişim sürecinde olduğunu belirterek, Türkiye'nin ilim, teknoloji ve dijital zeka alanlarında kendini geliştirmesi gerektiğini ifade etti. 21. yüzyılın "Türk Yüzyılı" olarak şekilleneceğine olan inancını dile getirdi.
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.